Uygulama Tüyoları
Boya, bir yüzey üzerinde tatbik edildiğinde, dekoratif ve koruyucu bir tabaka (film) oluşturan kimyasal bir malzemedir. Boyanın yapısı, içerisindeki hammaddelerin belli ilkeler dahilinde fiziksel olarak karışımı sonucu oluşan kimyevi bir karışımdır.
Boyanın içerisinde bağlayıcılar, pigmentler, katkı ve dolgu malzemeleri, kimyasal ajan ve yardımcılar, çökme önleyiciler ve solvent veya su gibi hammaddeler bulunur.
Kaliteli bir boyada aranan özellikler şöyle sıralanabilir:
- Örtücülük (kapatıcılık, 2 kat uygulamayla istenilen sonucu alabilme)
- Kolay uygulanabilirlik (fırça, rulo veya mala ile iyi sonuç vermesi)
- Fiziksel etkilere dayanıklılık (sürtünme, çizilme, silinme vb.)
- Kimyasal etkilere dayanıklılık (sabun, yağ, deterjan vb.)
- Biyolojik etkilere dayanıklılık (küf, mantar vb.)
- Atmosferik şartlara ve özel şartlara dayanıklılık (soğuk, sıcak, yağmur, güneş vb.)
- Dekoratif nitelik (renk, parlaklık, matlık vb.)
İnceltme için tiner kullanılan boyalar “solvent bazlı (sentetik) boyalar” olarak isimlendirilir. Dekoratif, belirli özellikleri verme yanında korozyon elemanlarını geçirmeme özelliğine sahip, kullanma ortamına göre farklı bağlayıcılar ile üretilen boyalardır. Uygulama ve kuruma sırasında dışarıya koku verirler. Yanıcı ve parlayıcı özellik gösterirler. Çeşitli parlaklık derecelerine göre sınıflara ayrılırlar. Mat, yarı mat (saten) ve parlak olarak sınıflandırılırlar.
İnceltme için su kullanılan boyalar ise “su bazlı boyalar” şeklinde isimlendirilir.
Plastik boya, akrilik boya, silikonlu boyalar su bazlı boyalardır. Bu ayrımlar boyanın yüzeye tutunmasını sağlayan bağlayıcısına göre yapılır. Boyaların parlaklıkları mat, ipek mat ve yarı mat olmak üzere 3’e ayrılır. İpek matın parlaklık derecesi saten ile mat arasındadır.
Su bazlı boyalar ile sentetik boyaların, özellikleri ve performansları açısından farklılıkları mevcuttur. Su bazlı boyaların nefes alma özellikleri varken, sentetik boyalarda bu özellik yoktur. Su bazlı boyalar duvarda oluşan alkali etkiye (nemle birlikte) çok daha dirençlidirler. Sentetik esaslı boyaların silinme dirençleri su bazlı boyalara göre çok daha yüksektir. Ancak bu tip boyaların sararma riski mevcuttur.
ISO 9000 Belgesi, firmanın ürettiği ürünler için verdiği kalite ve hizmet standartlarının doğru olduğunun ve bunun sürekli asgari aynı standartlarda kalacağının garantisini veren belgedir.
TSE Belgesi, üretilen malın Türk Standartları Enstitüsü’nün belirlediği kalite standartlarına uygun olduğunun ve asgari bu standartları taşıdığının garantisini veren belgedir.
- Öncelikle üretim tarihine dikkat edilmelidir.
- Boyanın performansını, kapladığı alan ve örtücülük özellikleri belirler. Boya alırken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, boyanın kapladığı metrekaredir.
Boyanın tek katta kapladığı alan ne kadar yüksekse, kullanılacak boya miktarı da o oranda düşük olacak demektir. - Üretici firmada ISO belgesi olup olmadığı, ürün üzerinde TSE belgesinin bulunup bulunmadığı kontrol edilmelidir.
Rulo ve fırça boyanın özelliklerine göre tercih edilmelidir. Su bazlı boyalar için sentetik fırçalar, yağlı boyalar için doğal kıllı fırçalar, pürüzlü ve dekoratif yüzeyler oluşturmak için uzun tüylü rulolar, düz yüzeyler içinse çok kısa tüylü rulolar kullanılabilir. Genelde geniş yüzeylerde (duvarlarda), rulo ile çalışmak daha hızlı ve kolaydır. Duvarların kesişim noktalarında, kapı, pencere gibi ahşapların boyanmasında fırçaya her zaman ihtiyaç vardır. Mekânın boyanması birkaç farklı boyutta fırça gerektirebilir.
Kaliteli fırça, boyama işleminin sonuçları için önemlidir. Kıl uçlarının aynı seviyede, yumuşak ve esnek olmasına dikkat edilmelidir. Yeni fırçalar kullanılmadan önce deterjanlı su ile yıkanıp durulanarak serbest kılların dökülmesi sağlanmalıdır.
Uygulama sırasında çok fazla bastırılmamalı fırçanın kendi ağırlığıyla kayması sağlanmalıdır. Boyama işleminden sonra, kullanılan boyanın çözücüsü ile fırça temizlenmeli ve ardından deterjanlı su ile yıkanıp kurulanmalıdır. Fırça, bir kâğıda sarılarak tekrar kullanım için saklanabilir.
Tüm boyalarda istenilen görünümü elde etmek için yüzey mutlaka temizlenerek, nemden arındırılarak, matlaştırılarak ve gerekirse onarılarak uygulanacak boyaya göre hazırlanmalıdır.
Tüm yüzeylerde, yüzeye uygun astar kullanılmalıdır. Astar, boyanın yüzeye yapışmasını artırır, fazla boya kullanımını engeller, astar üzerine uygulanacak malzemenin özelliğini yitirmesini engeller, boyanın yüzey ile bütünleşmesini sağlar.
İnceltme, ambalajlarda gösterilen malzemelerle ve belirtilen ölçülerde yapılmalıdır.
Boya ince tabakalar halinde uygulanmalıdır. Tüm malzemelerin aynı markadan kullanılması elde edilecek verimi artıracaktır.
Çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutulmalıdır. Ürünler kanalizasyona, su kanallarına, derelere, göllere, denizlere boşaltılmamalıdır. Böyle bir durumda yetkili makamlara bildirim yapılmalıdır.
Gerek yüzeyin hazırlanması gerekse de boyanın uygulanması aşmalarında ortamın havalandırmasına dikkat edilmelidir. Özellikle sentetik boya ve tinerler başta olmak üzere ürünlerin doğrudan solunmamasına özen gösterilmelidir. Ayrıca boyaların saklanması sırasında kapaklarının sıkı bir şekilde kapatıldığından emin olunmalıdır.
Boyaların solunması halinde kişi açık havaya çıkartılmalı, sıcak tutulmalı ve dinlendirilmelidir.
Ürünlerin gözle temasından kaçınılmalıdır. Göze temas halinde bol su ile yıkanmalı ve doktora başvurulmalıdır. Cilde uzun süreli ve sürekli tekrarlanan uygulamadan kaçınılmalıdır. Uzun süreli ve tekrarlı kullanım halinde nitril, neoprene veya latex lastik eldiven kullanılmalıdır. Cilt kesinlikle tinerle temizlenmemelidir. Bunun yerine sabunlu bezle / ambalajda önerilen güvenilir bir temizleyiciyle silinerek bol su ile durulanmalıdır. Kimyasala bulaşmış / kirlenmiş giysiler çıkartılmalıdır.
Sağlığa ilişkin tüm şüpheli durumlarda tıbbi yardım çağrılmalıdır. Bilinci yerinde olmayan bir kişiye ağızdan hiçbir şey verilmemelidir. Kazara yutulursa derhal tıbbi yardım çağrılmalı ve kişi kusturulmamalıdır.
İnceltilmeyen boyalar, üzerlerinde 2-3 mm tabaka oluşturacak şekilde, boyanın cinsi su bazlı ise su, solvent bazlı ise tiner eklenmek suretiyle kabın içindeki boyanın havayla teması kesilerek uzun süre saklanabilir. Ancak inceltilmiş boyayı saklamak mümkün değildir. Bu inceltilmiş boyalar en fazla bir hafta içinde tüketilmelidir.
Ürünler çocukların ulaşamayacağı yerlerde saklanmalıdır. Ortam kuru olmalıdır.
Saklama sırasında boyanın donmamasına ve aşırı sıcağa maruz kalmamasına özen gösterilmelidir. Saklama için en uygun sıcaklık +5 ilâ 35 C arasıdır. Saklama sırasında ambalajın kapağı sıkıca kapatılmalı ve tutuşturucu kaynaklardan uzakta tutulmalıdır.
İç Cephe Boya Uygulama Tüyoları
İç cephe duvar yüzeyleri için geliştirilen boyalarda tercih, öncelikle boyanın çözücüsüne göre (su bazlı/sentetik) yapılmalıdır. Su bazlı boyalar ile sentetik (solvent bazlı) boyaların, özellikleri ve performansları açısından farklılıkları mevcuttur.
Nefes alabilen bir boya isteniyorsa su bazlı tercih edilmelidir. Su bazlı boyalar duvarda oluşan alkali etkiye (nemle birlikte) çok daha dirençlidirler. Uygulama esnasında sentetik boyalara nazaran kokusuzdur ve daha hızlı kurur. Su bazlı boyaların solvent bazlı boyalara göre dirençleri daha düşüktür. Görsellik açısından su bazlı boyaların mat ve ipek mat görünümlü türleri mevcuttur.
Buna karşın sentetik boyaların silinme dirençleri daha yüksektir. Ancak bu tip boyaların da sararma riski mevcuttur. Sentetik boyalar mat, yarı mat (saten) ve parlak olarak sınıflandırılırlar. Işığı fazla yansıtmaları nedeniyle parlak sentetik boyaların duvarlarda kullanımı yaygın değildir.
Günümüzde, duvar boyalarında saten ve plastik boyalar tercih edilmekte, solvent bazlı boyalar ahşap, kapı, pencere ve metalleri boyamak için kullanılmaktadır.
Boyanacak alana göre kaç kg boya gerektiğini hesaplamak mümkündür. 1 kg boya ile uygulama yapılabilecek metraj, ürünün üzerinde yazmaktadır. Dolayısıyla öncelikle boyanacak alanın metrajı ölçülmelidir. Pratik olarak bir evin oturum alanı boyanacak toplam tavan metrajına eşittir. Evin duvarları ise tavan metrajının yaklaşık 2,5 katıdır. Örnek 90 m2 olan bir dairenin boya uygulanacak tavan yüzey alanı 90 m2 olup duvar yüzey alanı ise 90 x 2,5 =225 m2’dir.
İç mekân boyarken doğru yolu izlemek sadece zamandan değil, paradan da tasarruf sağlar. Oda boyanırken en yukarıdan başlayarak aşağıya doğru devam edilmelidir.
Sırasıyla;
- Tavanlar
- Duvarlar
- Kapılar
- Pencereler
- Kalorifer Petekleri boyanmalıdır.
Uygulamanın iyi sonuç vermesinde ön yüzey hazırlığı çok önemlidir. Kolay ve dayanıklı bir boyama için uygulama yapılacak yüzey iyice temizlenmeli ve gerekli tamiratlar yapılmalıdır. Rutubet veya su sızıntısı olup olmadığı kontrol edilmelidir. Su sızıntısı varsa kaynağından kontrol altına alınmalıdır.
Yüzeydeki eski boya ve kâğıt kalıntıları çıkartılmalı, yüzey zımparalanmalı ve tozdan, kirden, yağdan, küften, sabundan, mumdan ve suda çözünebilen materyallerden arındırılmalıdır. Temizleme işlemlerinde oluşacak tozdan korunmaya dikkat edilmelidir.
Sıvanın düzgün ve sağlam olduğundan emin olunmalıdır. Küçük çatlak ve delikler
Kardelen Akrilik Macun veya alçı ile doldurulmalıdır. Tamiratlar yapılırken kullanılacak malzeme kesinlikle fayans yapıştırıcısı olmamalıdır. Alçı, akrilik macun, sıva harcı tercih edilmelidir. Kir ve lekeler Kardelen İs ve Leke Örtücü Astar ile boyanmalıdır.
Ardından tüm yüzeye astar uygulaması yapılmalıdır. Astar kuruduktan sonra boya uygulamasına geçilebilir.
Boyanacak yerin rengine daha kolay karar verebilmek için en az bir metrekarelik alana uygulama yapılması tavsiye edilir. Karar verirken mekânın ışık durumu da göz önünde bulundurulmalıdır. Bazı renkler doğal ışık ve elektrik ışığı altında tamamen farklı görünür. Bu sebeple günün hangi saatinde ve hangi koşullarda mekânda bulunulacağı da düşünülerek ona göre değerlendirme yapılması faydalı olacaktır. Boyalı alanın etrafına o mekânda tercih edilecek eşyaların yerleştirilmesi, seçilen rengin kullanılacak eşyalara uyumunun gözlemlenebilmesine imkân tanıyacaktır.
Ambalajları üzerinde ve teknik kılavuzlarında yazan oranlara muhakkak uyulmalıdır.
Her boya kendine göre bir özellik taşımakta ve her boyanın farklı inceltme oranları bulunmaktadır. İnceltme oranı, kullanılacak uygulama aletinin özelliklerine göre de değişmektedir. İnceltmeye ilişkin gerekli tüm bilgiler ürünün üzerinde yazmaktadır. Sanıldığının aksine su alma kapasitesi yüksek olan boya “kaliteli boya” değildir. Buna örnek olarak silikonlu ipek mat boyalar verilebilir.
Bu boyalar “kaliteli boya” sınıfında ürünler olmakla birlikte inceltmek için kullanılan su oranı plastik boyalara göre daha azdır. Bu nedenle alışkanlıklar yerine boyanın teknik spektleri dikkate alınmalıdır. Boya uygulanmadan önce ve uygulama sırasında karıştırılmalıdır.
Tavan boyanırken, fırça ile kenardan başlanmalı ve rulo ile duvar boyunca şeritler halinde ilerlenmelidir. Kenarları rulo ile boyamak kat izlerine ve taşmalara sebep olabilir. Bu nedenle kenardan itibaren 5-10 cm içerisi fırçayla boyanmalıdır. Rulonun uzatma sapı ile kullanılması tavan uygulamasında kolaylık ve zamandan tasarruf sağlayacaktır. Su bazlı boyalar örtücülüklerini kurudukları zaman verirler. Bu nedenle katlar arasında mutlaka kuruma beklenmelidir.
Duvarların birleşim yerleri ve kenarları parmak rulo ya da amaca uygun fırça ile boyanmalı, daha sonra büyük rulo ile geniş yüzeylere geçilmelidir. Eğer kenarlarda kestirme fırça kullanıldıysa, oluşan izler geniş rulo ile hafifçe taranarak yok edilebilir. Uygulamaların aynı yönde olması görüntüyü güzelleştirecektir. Daha iyi bir görüntü elde etmek için en az iki kat uygulama yapılmalıdır. Tek kat kalın boya uygulamak boyadan alınan performansı düşürecektir.
Dış Cephe Uygulama Tüyoları
Dış cephede boya ve kaplamalar kullanılabilir. Boyalar, ince ve pürüzlü bir doku bırakırken, kaplamalar daha grenli bir doku oluşturur. Dış cephede kullanılan boya ve kaplamalar, akrilik ve silikonlu olmak üzere iki çeşittir.
Dış cephe boya uygulamalarında en önemli nokta yüzeydeki bozuklukların giderilmesidir. En çok rastlanan problem duvarlardaki çatlaklardır. Derin çatlaklar açılmalı ve file koyularak tekrar onarılmalıdır.
Boya genellikle dışarıdan gelebilecek su ve neme dayanıklı içeriden gelenlere ise dayanıksızdır. Bu nedenle bütün borular pas ve sızıntı kontrolünden geçirilmelidir. Herhangi bir bozukluğa rastlanırsa onarılmalıdır. Çatılara daha fazla özen gösterilmelidir. Çatıdaki düzgün nem ve su yalıtımı duvarlardaki boyanın performansını da artıracaktır. Özellikle balkon ve teras giderleri çok iyi kontrolden geçirilmelidir. Ayrıca pencere denizliklerinin altında mutlaka damlalık olmalıdır.
Bina çevresinde tretuvar olmalı ve su basman kotuna kadar su ve nem yalıtımı yapılmalıdır. Su birikme ihtimalinin fazla olduğu yatay yüzeylerde mutlaka su yalıtımı yapılmalıdır.
Yeni sıva uygulanmış yüzeyler boyanmadan önce en az 15 gün kurumaya bırakılmalıdır. Boyanın daha uzun zaman dayanması isteniyorsa, uygulanmadan önce yüzeyin tozdan, kirden ve yağdan arındırılmış olmasına dikkat edilmelidir.
Eğer yüzeyde mantar ya da küf oluşumu varsa, fırçalanarak iyice temizlenmeli ve sonra temiz suyla yıkanmalıdır. Daha önceki kaplamasından dolayı parlak olan yüzeyler zımparalanarak daha mat hale getirilmelidir. Bu yüzeyle boya arasında daha iyi yapışma sağlayacaktır. Beton yüzeyler düzeltilip yıkanarak temizlenmeli ve kurumaya bırakılmalıdır. Boyamadan önce yüzeyde tebeşirlenme olmadığından emin olunmalıdır. Yağmur altında boya uygulanmamalıdır. Eğer böyle bir durumla karşılaşılırsa, yüzeyin güneşte 2-3 gün kuruması beklenip boyaya ondan sonra başlanmalıdır.
Dış cephede astar uygulaması çok önemlidir. Yeni sıvalı yüzeylerde tek kat olarak Kardelen Silikonlu veya Akrilik dış cephe astarı kullanılmalıdır. Burada amaç duvarı beyazlatmak değil sıva ile boya arasına mukavemeti güçlü bir ara kat oluşturmaktır. Eski boyalı yüzeylerde Kardelen Şeffaf izolak Astar kullanılması fazla film kalınlığı oluşturmamak adına daha uygun olacaktır. Astar ile eski boyalı yüzeylerde bulunan toz, sis, egzoz dumanı gibi hareketli nesneler, izolak astar ile duvara yapıştırılıp boya ile arasında film oluşturacaktır. Astar uygulamasından en az 8 saat sonra son kat boya uygulamasına geçilmelidir. Son kat boyalar en az iki kat olarak uygulanmalıdır. Kat uygulamaları arasında 4 saatlik bir ara vermek gerekir. Yatay yüzeyler için üçüncü bir katın daha uygulanması tavsiye edilmektedir. Özellikle açık alanlarda yapılan uygulamalarda havanın +5 ºC ile 30 ºC arasında olması, yağışsız ve rüzgarsız olması gerekmektedir. Kapalı alanlarda ise ortamın durumu, boyanın daha geç veya erken kurumasına neden olabilir.
Dış cephe boyamak için en uygun dönem eylül ve ekim aylarıdır. Bu dönemde hava sıcaklığı boya için uygun olduğu gibi yağmur da daha az yağmaktadır. Direkt güneş ışığı altında boya yapmak doğru değildir. Zira boyalar, düzgün bir işleme ve yapışma sağlayabilmek için, uygulandıktan sonra bir süre ıslak kalmak zorundadır.
Direkt güneş ışığının sıcaklığı, boyanın en dış katmanının daha olgunlaşmasını tamamlamadan kurumasına neden olur. Bu da boyanın soyulması ve kabarması ile sonuçlanır.
Tekstüre boya (Grenli Boya) uygulaması profesyonel bir işçilik ve dikkat gerektirmektedir. Tekstüre boya altına dolgulu dış cephe astarları tavsiye edilmez.
Çünkü tekstüre boyanın oluşturduğu film kalınlığı yüksektir. Dolgulu astar zaten yüksek olan film kalınlığını daha da artıracaktır. Yeni ve eski sıvalı yüzeylerde Kardelen Şeffaf İzolak Astar uygulanması daha uygundur.
Tekstüre boya yapılmadan önce, yüzey üzerinde farklı kalınlıklarda birer metrekarelik örnekler uygulanarak boyanın hangi kalınlıkta olacağına karar verilmesi tavsiye edilir. Bu numuneler yapılırken boyanın içerisine katılan su oranı not edilmeli, beğenilen kalınlığa göre tüm boyalarda aynı oranda inceltme yapılmalıdır. Boyaların farklı oranda inceltilmesi desen farklılıklarına neden olacaktır. Tekstüre boya uygulaması kesinlikle sıcak havalarda yapılmamalıdır. Sıcak havalarda kuruma hızlı olacağından ek yerleri belli olacaktır. Taramaya hangi yönde başlandıysa ayni şekilde devam edilmelidir. Farklı yönlerde tarama yapılmamalıdır. Kullanılacak mercan rulo delik çapları tüm rulolarda aynı olmalıdır. Tekstüre boya uygulaması bölüm bölüm yapılmalı, mümkünse beş metre aralıklarla fuga boşluğu koyulmalıdır.
Özellikle geniş ve mimari olarak hareketsiz cephelerde üç metre yükseklikte bir bant yapıştırılarak uygulama yapmak bozuk desen oluşmasını engelleyecektir.
Solma
Dış cephe boyalarında en çok meydana gelen sorun boyanın solmasıdır. Kardelen dış cephe boyaları solmayan pigmentlerden üretilmekte ve firmamız tarafından 5 yıl solmama garantisi verilmektedir. Ancak solmanın tamamı boya ile ilgili değildir. Astar uygulaması, zeminin durumu, hava sıcaklığı, boyanın kaç kat yapıldığı, duvarın alkali durumu ve inceltme oranları boyanın akıbetini değiştirebilmektedir. Kardelen Boya dış cephe boya ve kaplamaları, teknik kılavuzda yazan usul ve şartlara bire bir uyulduğunda kesinlikle solmaz.
Yosunlanma
Yosunlanmanın nedeni ortamda bulunan fazla nemdir. Dış yüzeylerde çok karşılaşılan bir sorundur. Genelde bu problem betonarme yüzeylerde ve kot almış binalarda daha sık görülür. Yosunlamayı engellemek için nemin kaynağı dikkatlice belirlenerek, drenaj veya yalıtım ile nemden kurtulmaya çalışılmalıdır. Binaların temelinde bohçalama usulü ile yalıtım yapılmalıdır. Şayet binanın oturduğu zeminde su seviyesi yüksekse, temelden giren su birinci ikinci hatta üçüncü katlara kadar ilerleyebilmektedir.
Bu duruma engel olmak için iç drenaj veya dış drenaj yapılarak su binadan uzaklaştırılmalıdır. Yosunlanmış zeminler fırça yardımıyla temizlenmelidir. Ardından yüzey suyla yıkanmalı ve kurumaya bırakılmalıdır. Kabarmış boya varsa spatula yardımıyla kaldırılmalıdır. Temizleme işlemlerinde oluşacak tozdan korunmaya dikkat edilmelidir. Yüzey uygun hale geldikten sonra boyama gerçekleştirilebilir.
Büzüşme, kabarma, çatlama ve pütürlenmeler
Büzüşme, kabarma, çatlama ve pütürlenmeler, yüzeye gereğinden fazla boya uygulanmasından dolayı oluşur. Mevsimsel ısı değişikliklerine göre boya tabakasında genleşmeler ve büzüşmeler yaşanır. Boya ince bir tabaka halinde uygulandığında bu durum herhangi bir sorun doğurmaz. Ancak boya kalın uygulandığı takdirde katmanlar arasında bir yapışma sorunu oluşur ve boya, ısı değişikliklerine aynı şekilde tepki vermez. Bu da çatlakların oluşmasına neden olur.
Ayrıca çok güçlü katkı maddeleri içeren boyalar eski yüzey üzerine uygulandığı zaman, yeni boyadaki güçlü katkılar alttaki boyayla reaksiyona girerek boyanın formunun bozulmasına ve pütürlenmeler oluşmasına neden olur. Bu tür zeminlerde pütürlenen yüzeyler zımparalanabilir ya da taşlanabilir. Kabaran ve çatlayan yüzeylerse tüm boya kalkıncaya kadar kazınmalıdır. Temizleme işlemlerinde oluşacak tozdan korunmaya dikkat edilmelidir.
Soyulmalar ve yanma
Nem, henüz hazır olmamış yüzeye boya uygulanması ve olması gerekenden daha düşük ısıda boya uygulanması soyulma ve yanma problemlerinin muhtemel nedenlerdir. Bu problemi önlemek için öncelikle prizini almayan sıva ve beton üzerine boya uygulaması yapılmamalıdır. Nemli bölgeler boyanacaksa, nem kaynağından muhakkak kurtulmak gerekir. Daha sonra var olan boya kaldırılmalı ve yeni boya sürülmeden önce yüzeyin tamamen kuruduğundan emin olunmalıdır. Taze çimentonun pH değeri 13-14 gibidir. 28 gün içerisinde bu değer 9’a kadar düşer.
pH 9, pH 13’ten daha az alkalidir. Boya daha az alkali yüzeylere uygulandığında daha iyi sonuç verir. Beton yüzeylere tekrar nemli bir madde uygulandığı zaman pH değeri -dolayısıyla alkalinite- tekrar yükselir ve bu da boyanın üzerinde tuzvari kristaller oluşmasına, kabarmasına ve soyulmasına neden olur.
Kullanılan bazı sıvalarda değişik miktarlarda kireç bulunur. Kireç miktarı sıvanın nerede kullanılacağına göre değişir. Kireç bir nevi asit olduğundan boyanın içerisindeki hammaddelerle tepkimeye girer. Bu da genellikle yanma problemine neden olur. Bu nedenle sıva yapılırken – kireç karışım oranları standartlara birebire uygun olarak yapılmalı ve astar uygulanmasına muhakkak özen gösterilmelidir.
Kuzey cephelerde nem, küf ve soyulmalar
Kuzey cepheler maruz kaldıkları zor iklim koşulları nedeniyle çok kısa sürede yıpranırlar. İç-dış duvar arasındaki ısı farkının yüksek olması, duvarın iç yüzeyinde, yoğunlaşmadan kaynaklanan küflenme problemine neden olur. Bunu önlemek için, mümkünse dışarıdan, mümkün değil ise içeriden, ısı yalıtım levhaları ile (EPSXPS- TAŞYÜNÜ) mantolama yapmak kesin çözüm olacaktır. Bu tür alanlarda antibakteriyel boya kullanılmalıdır.
Sentetik Boya Uygulama Tüyoları
Sentetik boyaların uygulaması, su bazlı boyalara göre daha zordur. Genelde ahşap kapı pencere ve metalleri boyamak için kullanılmaktadır. Kardelen Boya, çevre ve insan sağlığına verdiği önem doğrultusunda boyalarını KURŞUNSUZ olarak üretmektedir. Kurşun doğada yaygın olarak bulunan zehirli bir metal olup sebep olduğu kurşun zehirlenmesi, dünyanın her yerinde halk sağlığını giderek daha fazla tehdit eden bir sorundur. Kurşun, zaman içinde bulunduğu ortamdan yok olmamakta, aksine toz ve toprakta birikmektedir.
Boya yapılan yüzey yağlı, kirli ve nemli olmamalı, ortam iyice havalandırılmalı, ortamda yeterli miktarda oksijen bulunmalı, hava sıcaklığı ve nem uygun koşullarda olmalıdır. Metal yüzeylerdeki yabancı maddeler (yağ, gres vb.), uygun kimyasallar ile (deterjan, kostik, organik çözücü vs.) tamamen temizlenmelidir. Diğer kirlilik yaratacak maddeler yüksek basınçlı tatlı su ile yıkanmalı ve kurutulmalıdır. Sentetik boyalar galvanizli metal yüzeylere iyi yapışmazlar. Bu sebeple baştan çok iyi sonuç vermelerine rağmen sonradan bozulurlar. Bunun sebebi, galvanizli metalin düz olmasının yanı sıra -paslanmayı önlemesi için- ince ya da kalın bir yağ tabakasıyla kaplı olmasıdır. Boyanın bozulmasını önlemek için galvanizli metal üzerindeki koruyucu yağ tabakası tamamen kaldırılmalıdır. Bu işlem için kimyasal karışımlı su kullanılabilir. Açık havaya maruz kalmış ve beyaz pas yapmış metallerin pası, boya uygulanmadan önce bir fırça yardımıyla temizlenmelidir. Eski boyalı yüzeylerde uygulama yapmadan önce mutlaka paslı alanlar temizlenmelidir.
Sentetik boyalarda inceltici olarak sentetik tiner kullanılır. Bu madde yerine neft, gazyağı, selülozik tiner gibi çözücüler kullanılmamalıdır. Bu tip çözücüler, boyanın bağlayıcı yapısını bozup, geç kuruma gibi birçok soruna neden olur. Uygulanacak boya bire bir ambalaj üzerinde yazılan oranlarda inceltilmelidir. Eğer kullanılacak boya belirlenen oranlarda inceltilmezse; akma, örtücülük, portakal kabuğu görüntüsü gibi sorunlar ortaya çıkar.
Sentetik boya uygulamasında hava şartları çok önemlidir. Soğuk havalarda yapılan uygulamalarda boyanın kuruması gecikir ve bu da boyanın buruşmasına ve yüzeye tam olarak yapışamamasına neden olur. Yüzeyin sıcak olması veya sıcak bir günde boyanması da benzer şekilde buruşma ve kırışmaya yol açar. Direkt güneş altında ve rüzgârlı havalarda da uygulama yapılmamalıdır.
Sentetik boyalarda tam kuruma 24 saattir. Bu süre zarfında ortamdaki tozlar boyaya yapışacağından dolayı boya yapılacak alanda toz bulunmamalıdır. Henüz kurumamış boyanın yağmura ve neme maruz kalması, henüz kurumamış alt katın üzerine son kat boyanın uygulanması ve kirli, pis yüzeylere boya uygulanması aynı şekilde buruşukluk ve kırışıklık problemine neden olur.
Metal yüzeyler, havada bulunan oksijen ile reaksiyona girerek belirli bir süre sonra yükseltgenme- indirgenme reaksiyonu sonucu korozyona uğrar. Paslanma olarak bilinen bu reaksiyon sonucu, boya filmi zamanla parçalanır. Bu nedenle metal yüzeylere mutlaka oksijen ile teması kesmek amaçlı antipas boya uygulanmalıdır. Astar katın uygulanması, raspa temizliğini takiben en geç 6 saat içerisinde yapılmalıdır. Temizleme ve boyama işleri arasında daha uzun süre geçmesi halinde yüzey okside olur veya paslanma yeniden başlar.
Kullanılacak boyanın iyi karıştırılmaması, gereğinden fazla inceltilmesi, çok ince bir film tabakası uygulanması ve yanlış boyama teknikleri kullanılması sonucu boya, altındaki tabakayı örtme işlevini yerine getiremez. Doğru uygulama önce antipas boya daha sonra 2 kat son kat boya şeklidedir. Katlar arasında mutlaka en az 6 saat beklenmelidir. Sentetik boyalar uygulama ve kuruma esnasında koku verirler. Bu sebeple boyama yapılırken maske kullanılmalı ve ortam birkaç gün boyunca havalandırılmalıdır.
Ahşap Yüzeylerde Boya Uygulama Tüyoları
Ahşap, tarih öncesi çağlardan beri insanların yapı yapmakta kullandığı en eski ve en yaygın yapı malzemesidir. Ahşap yapılarda son yüzyıla kadar en yaygın ve ileri teknolojiler Japonya ve Osmanlı Devleti topraklarında, özellikle Anadolu’da kullanılmakta iken, son yüzyılda ülkemizdeki kullanımı azalmıştır. Ahşap hafiftir, depreme dayanıklıdır, beton ve çelikten çok daha uzun ömürlüdür,
Bakımı beton ve çelikten çok daha kolaydır, insan metabolizmasına en uygun yapı malzemesidir, yapımı kolaydır. Hızla inşa edilebilir. Bununla birlikte ahşabın önümüzdeki yüzyılın malzemesi olarak görülmesinin nedeni, bu üstün özellikleri değil küresel ısınmaya ve sera etkisine karşı insanlığın elindeki en büyük silah olmasından kaynaklanmaktadır. Ahşabın ısı yalıtımı özelliği çelikten 400 kat, alüminyumdan 1800 kat daha fazladır. Bütün bunlardan dolayı binalarımızda ahşabı tercih etmeli ve onları korumalıyız.
Ahşapları ham halde mümkün olduğu kadar güneş ışınlarına ve direkt olarak açık havaya maruz bırakmamak gerekir. Güneş, korumasız ahşabın kararması ve bozulmasına yol açar. İnşa işlemi biter bitmez boya uygulaması hem kullanım ömrü hem de görüntüsü açısından ahşaptan daha iyi sonuç alınmasına imkân tanır. Eğer ortamda nem varsa nemden kurtulduktan sonra boya uygulanmalıdır.
Boyanmayan ahşapların içine nem işlediyse verniklenmiş yüzey kabarır.
Bu tür durumlarda kararan ahşaplar zımparalanabilir. Zımparalama işlemi gerçekleştirilecekse tozdan korunmaya dikkat edilmelidir. Ahşapların uzun ömürlü olmaları için iki yılda bir verniklenmeleri tavsiye edilir.
Özellikle sert damarlı ahşap yüzeylerde, boya ahşaba nüfuz edemez ve boyada kabarma sorununa yol açar. Eğer ahşap çok fazla sert damarlıysa değiştirmek en uygun çözümdür. Bununla beraber, gereğinden fazla inceltilmiş boyanın çok ince uygulanması ya da serin ve rüzgârlı hava şartlarında son kat boyanın çok çabuk kuruması da aynı sonucu doğurur. Bu nedenle boya, ambalajında tarif edilen yönlendirmelere bire bir uyularak uygulanmalıdır.
Ahşaba zarar veren birçok etmen vardır. Bunlar ağaç kurtları, mantarlar ve güneştir. Bu etkenlere karşı ahşabın korunabilmesi, mantar ve ağaç kurtlarına karşı etkili yapıda zehir ihtiva eden, fakat insan sağlığına zararsız tahta koruyucuları ile mümkündür. Bu ürünler, yapılarındaki zehir sayesinde ahşapları korurken, içerdiği bağlayıcı sayesinde ahşabın su emmesini engeller. Ahşabı koruma altına almak, tahta kurularının oluşumunu engellemek ve ahşabı doygun hale getirmek için yüzey öncelikle Kardelen Selülozik Dolgu Verniği ile bir kat boyanmalıdır. Vernik kuruduktan sonra ince bir zımpara ile raspalanmalıdır. Ardından Kardelen Vernikli Ahşap Koruyucu ile istenilen renge boyanabilir. Ahşap Koruyucu, ürünün yapısında bulunan özel katkılar sayesinde tahta kurusu oluşumunu engeller ve ahşabın ömrünü uzatır. Eğer daha parlak bir görüntü isteniyorsa yüzey Kardelen Yat Vernik ile verniklenmelidir.
Bezir yağı ahşap yüzeylerde zararlı ve ahşabın ömrünü kısaltıcı bir etkiye sahiptir. Zira bezir yağı ahşabı doygun hale getirmekle birlikte ahşabın nemli kalmasına neden olur. Nemli yüzeyler, mikroorganizmaların üremesini hızlandıran ortamlardır. Ahşapta da yüzeyin nemli olması tahta kurdu oluşumunu hızlandırır. Bu nedenle, bezir yağı uygulaması sakıncalıdır.
Sanayi Boya Uygulama Tüyoları
Endüstriyel boya, içeride ve dışarıda her cins metal, ahşap, demir konstrüksiyonlarda, tarım makinelerinde ve bunların ekipmanlarında, sanayide, fabrika ekipmanlarında son kat boya olarak kullanılır. Endüstriyel boya uygulanırken yüzey hazırlığı çok önemlidir. Yüzeyde pas, yağ, kabarmış kalıntı ve kimyasallar gibi yabancı maddelerin olması, boyanın hedeflenen performansa ulaşmasını engeller. İnceltici olarak Kardelen Selilozik Tiner kullanılır. Başka cins tinerler malzemenin yapısını ve akıbetini doğrudan etkiler. Piyasada ekonomik olarak satılan birçok tiner boyanın özelliğini bozar ve ürünün matlaşmasına sebep olur. Diğer yandan son kat boyanın inceltme oranından fazla inceltilip astar niyetine kullanılması da yanlıştır. Belirlenen oranın dışında yapılan inceltmelerde boya özelliğini yitirdiği gibi son kat boya, astarın özelliklerini taşımadığından istenilen sonucu vermez. Zemin hazırlığı doğru yapıldıktan sonra Kardelen Endüstriyel Astar uygulanır. Astarın uygulanma amacı kendisinde sonra uygulanacak olan son kat boyadan maksimum verimlilik elde etmektir. Astar, son kat boyaya ön hazırlıktır. Astar, ham metal yüzeylerde oluşturduğu özel film tabakası ile (mikron derecesinde yüzeyin genişletilmesi) son kat boyanın yapışmasında ve dayanıklılığın artmasında büyük rol oynar.
Uygulama, rulo, fırça ve hava tabancası ile yapılmakla beraber genellikle hava tabancası tercih edilir. Hava tabancası ile yapılan uygulamalarda endüstriyel boyalar 1,9-2,5’lik meme uçlarına sahip tabancalarla tatbik edilmelidir. Yüzey genişliğinin artması durumunda uç açıklığı arttırılabilir. Yüzeye 40-80 cm uzaklıktan uygulama yapmak en doğru yöntemdir. Tabanca ile rüzgâr almayan yerde uygulama yapılması boya verimliliğini arttırır. İkinci kat boya için en az 10 dakika beklenmelidir.
Endüstriyel boya yağlı boyalar gibi hava kurumalı bir sisteme sahiptir. Bu boyaların tam kuruma süresi 1 saat olup kemikleşme süresi 14 saattir.
Epoksi boya teknolojisi çift kompenantlı bir sistem olup havaya bağımlı kalmaksızın, belirlenen oranlarda karıştırılan sertleştirici reçinesi ile reaksiyona girerek kurur ve kemikleşir. Uygulandığı yüzeylerde reaksiyon sonucu katılaşır. Böylelikle yüzey dış etkilere daha dayanıklı, alkalilere ve diğer çözücü kimyasallara karşı daha dirençli bir malzeme meydana getirir.
Uygulamadan önce yüzeyi toz, pas, yağ gibi kirlerden arındırılmalıdır. Boyalı yüzeylerde bulunan gevşek kabarmış boyalar temizlenmeli yüzeydeki seviye bozuklukları epoksi macun ile doldurulmalı ve zımparalanmalıdır. Yüzeydeki tüm serbest tozlar temizlenmelidir. Kardelen Boya Epoksi sistemi 4/16 oranında (4 birim sertleştirici-16 birim boya) karıştırılarak kullanılır. Belirtilen oranlarda karıştırıldıktan sonra ön reaksiyon için uygulama öncesi 30 dakika beklenmelidir. Ambalaj üzerindeki kullanma talimatlarına uyularak uygulama yapılmalıdır. Sertleştirici reçine ile boya karıştırılıp uygulamaya hazır hale getirildikten sonra 2 saat içerisinde mutlaka tüketilmelidir. Aksi takdirde malzeme, bulunduğu kabın içerisinde sertleşecek ve kullanılmaz hale gelecektir. Bu geçen süre içerisinde malzeme aralıklarla karıştırılarak parçacıkların oluşması önlenmelidir.
Poliüretan boyalar tek ad ile bilinirken aslında iki farklı sistem halinde kullanılmaktadır. Bir grup, zemin yüzeyde uygulanırken diğer grubu metal yüzeylerde tatbik edilir. Kardelen Boya poliüretan boya, metal yüzeylerde profesyonel boya uygulamasında kullanılan malzemedir. Sanayi tesislerinde, her türkü çelik konstrüksiyon yüzeylerde, rafinerilerde, petrokimya tesislerinde, çelikhanelerde, şeker-gübre ve çimento fabrikaları gibi kimyasal proses bulunan tesislerde kullanılır. Kardelen Boya Poliüretan boya grubunu diğer sanayi boyalarından ayıran en önemli özelliği UV ışınlarına karşı yüksek mukavemet değerlerine sahip özel alkid reçineden yapılmasıdır. İskeleler, iş makineleri, inşat vinçleri gibi dışarıda kullanılan metal yüzeyler için tavsiye edilir. Uygulanacak yüzeyler her türlü mekanik ve kimyasal kirliliklerden arındırılmalıdır. 16 kg poliüretan son kat boyaya, 3 kg poliüretan sertleştirici eklenmesi ile hazırlanır. İnceltici olarak, özel alkid yapısından dolayı, özel Poliüretan tiner kullanılır. Astar üzerine uygulanmasıyla verimde artış sağlanır. Uygulama konvansiyonel tabanca ile yapılır.
İlk olarak sıva yeni yapılmışsa kuruması ve kemikleşmesi için en az üç dört hafta beklenmelidir. Ardından sıva yüzeyinin boyaya hazırlanması gerekir. Bunun için önce yüzeye şeffaf koli bandı yapıştırılarak, çekilmelidir. Eğer bandın üzerinde yoğun şekilde kum tanecikleri veya çimento şerbeti kalıyorsa sıva yüzeyi gevşek bir dokuya sahip demektir. Böyle bir durumda, öncelikle kuru bir fırça ile sıva fırçalanarak bu zayıf doku yüzeyden alınmalıdır. Bu işlem yapılmadan boya uygulamasına geçilirse, hareketli olan sıva taneciklerinin sürtünme veya çarpma sonucu yüzeyden ayrılır. Bu durumda istenmeyen bir görüntü oluşmasının yanında, boya yeterince film oluşturamayacağından farklı renk tonları veya yüzeyden ayrılmalar da gözlemlenebilir. Yüzeyin temizlenmesi işleminden sonra iç cepheler için, Kardelen Şeffaf İzolak Astar 1/7 oranında inceltilerek tek kat olarak uygulanmalıdır. Ardından istenilen Kardelen su bazlı boya iki kat olarak uygulanabilir. Dış cepheler ise, Kardelen Dış Cephe Astarı ile astarlanmalıdır. Ardından Kardelen dış cephe boyalarından tercihe göre biriyle iki kat olarak uygulama yapılabilir. Ham sıvalı yüzeylerde daha çok mat boyalar tercih edilmelidir. İpek mat veya yarı mat boyalar mat boyaya göre daha parlak olduğundan pürüzleri ve diğer hataları daha fazla gösterecektir.
Sıvada olduğu gibi yeni beton yüzeylerde boya uygulaması için en az üç – dört hafta beklenmelidir. Bilindiği üzere brüt beton kalıpları betondan daha kolay ayrılması için yağlanır. Bu yağın brüt beton üzerinde kalıp kalmadığını anlamak için yüzeye su dökülmelidir. Yüzeyde su damlacıklar halinde kalıyorsa, kalıp üzerinde yağ var demektir. Kalıp yağları ılık arap sabunlu su ile temizlenip durulanarak yağ tabakası yüzeyden uzaklaştırılmalıdır. Yüzey tamamen kuruduktan sonra iç cepheler için, Kardelen Şeffaf İzolak Astar 1/7 oranında inceltilerek veya Kardelen Dolgulu İç Cephe Astarı %25 inceltilerek tek kat olarak uygulanmalıdır. Arından istenilen Kardelen su bazlı boya iki kat olarak uygulanabilir. Dış cepheler ise, Kardelen Dış Cephe Astarı ile astarlanmalıdır. Ardından Kardelen dış cephe boyalarından tercihe göre biriyle iki kat olarak uygulama yapılabilir.
Saten alçı, tozuma karakterli ve emici bir malzeme olduğu için, bu yüzeylerde boya ve macun uygulamasına geçmeden önce, yüzey uygun astarla mutlaka astarlanmalıdır. Kardelen Şeffaf İzolak Astar 1/4 oranında inceltilerek tek kat olarak uygulanmalıdır. Ardından istenilen Kardelen su bazlı boya iki kat olarak uygulanabilir. Eğer sentetik boya kullanılacaksa, saten alçı astarından sonra bir kat Kardelen Sentetik Astar uygulanmalıdır. Sonrasında iki kat halinde Kardelen Yarı Mat Sentetik Boya ile katlar arasında 24 saat bekleyerek uygulama yapılmalıdır.
Zeminde yapılan tamiratların üzerine fırça ile tek kat plastik boya uygulamak, tamiratın belli olmamasını sağlar. Özellikle fayans yapıştırıcısı ile yapılan tamiratların üzerine mutlaka birkaç kat boya yapılmalıdır. Zeminde daha önce su almış ve sararmış yerler veya is olan kısımlar Kardelen İs ve Leke örtücü astar ile tek kat halinde boyanmalıdır. Yüzeyde önceden var olan boya su bazlı saten veya ipek mat silikonlu boya ise, yeni uygulanacak boyanın daha sağlıklı ve uzun ömürlü olması için, yüzeyin ince bir zımpara ile zımparalanması faydalı olacaktır. Alt zemin hazırlıkları tamamlandıktan sonra iç cepheler için, Kardelen Şeffaf İzolak Astar 1/7 oranında inceltilerek veya Kardelen Dolgulu iç cephe Astarı %25 inceltilerek tek kat olarak uygulanmalıdır. Ardından istenilen Kardelen su bazlı boya iki kat olarak uygulanabilir. Dış cepheler ise, Kardelen Dış Cephe Astarı veya Kardelen Şeffaf İzolak Astar ile astarlanmalıdır. Ardından Kardelen dış cephe boyalarından tercihe göre biriyle iki kat olarak uygulama yapılabilir.
Kireç kullanılmasını kesinlikle tavsiye etmediğimiz bir malzemedir. Buna rağmen ülkemizde halen çok yanlış bir uygulama olan boyanın altına astar niyetine kireç sürülmesi yaygındır. Bu nedenle şayet kireçli bir yüzey mevcutsa iç cepheler için Kardelen Şeffaf İzolak Astar 1/7 oranında inceltilerek veya Kardelen Dolgulu iç cephe Astarı %25 inceltilerek tek kat olarak mutlaka uygulanmalıdır. Ardından istenilen Kardelen su bazlı boya iki kat olarak uygulanabilir. Dış cepheler ise, Kardelen Dış Cephe Astarı ile mutlaka astarlanmalıdır Ardından Kardelen dış cephe boyalarından tercihe göre biriyle iki kat olarak uygulama yapılabilir.
Demir yüzeyler havadaki oksijen ile reaksiyona girerek zamanla korozyona uğrar ve paslanırlar. Bu durumu önlemek için boya öncesi demir yüzeylere mutlaka pas önleyici Kardelen veya Aura Antipas tek kat uygulanmalıdır. Sonrasında üzerine istenilen Kardelen sentetik boya 2 kat ve katlar arası 24 saat beklenerek uygulanabilir. Daha önce boyanmış demir aksama boya yapılırken öncelikle paslanan kısımlara zımpara yapılmalı ve antipas boya ile boyanmalıdır. Üzerine 24 saat sonra sentetik boya uygulaması yapılmalıdır.
Kalem, is, yağ, nikotin, yangın izleri, kurum gibi lekeleri yok etmek için, herhangi bir boyama sistemi yeterli derecede performans sağlayamaz. Belirli bir süre sonra bu tür tüm lekeler tekrar kendini ortaya çıkartır. Bu nedenle, bu lekeleri bloke edebilecek ve lekelerin tekrar ortaya çıkmasını kesin olarak engelleyebilecek bir ürün uygulanmalıdır. Kardelen İs ve leke Örtücü Astar bu tip yüzeyler için özel formüle edilmiş bir üründür. Lekeli yüzeylere yapılan tek kat uygulama ile bu sorun giderilebilir. Üzerine istenilen boya uygulanabilir.